Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | güçlerini birleştirmek | join forces with v. | ||
We refuse to join forces with a country that still condones torture. İşkenceye hala göz yuman bir ülke ile güçlerimizi birleştirmeyi reddediyoruz. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | güçlerini birleştirmek | join forces v. | ||
We need to all join forces and examine the problems facing us. Hepimiz güçlerimizi birleştirmeli ve karşı karşıya olduğumuz sorunları incelemeliyiz. More Sentences |
||||
General | ||||
General | güçlerini birleştirmek | combine the forces v. | ||
General | güçlerini birleştirmek | unite forces v. | ||
General | güçlerini birleştirmek | ally with v. | ||
General | güçlerini birleştirmek | inleague [obsolete] v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | güçlerini birleştirmek | join up v. | ||
Idioms | ||||
Idioms | güçlerini birleştirmek | hitch (one's) horses together v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birine/bir şeye) karşı güçlerini birleştirmek | conspire against (something or someone) v. |
Phrasals | (biriyle) güçlerini birleştirmek | conspire with (one) v. |
Phrasals | (birine/bir şeye) karşı (biriyle) güçlerini birleştirmek | conspire with (someone) against (something or someone) v. |
Phrasals | (birine/bir şeye) karşı güçlerini birleştirmek | plot against (something or someone) v. |
Colloquial | ||
Colloquial | biriyle güçlerini birleştirmek/bir araya getirmek | hook up with someone v. |
Idioms | ||
Idioms | (biriyle) güçlerini birleştirmek | join forces (with one) v. |